Org. Başbuğ’dan Eski Ağza Yeni Taam…
Ertuğrul Kürkçü Org. Başbuğ, ezilenlere, yönetilenlere, yoksullara, yeni bir hayat için çırpınmakta olanlara tek bir seçenek sunuyor: İtaat!
Ertuğrul Kürkçü Org. Başbuğ, ezilenlere, yönetilenlere, yoksullara, yeni bir hayat için çırpınmakta olanlara tek bir seçenek sunuyor: İtaat!
Ertuğrul Kürkçü Erdoğan, kibirle giriştiği referandum oyununun altında kaldı. Halk, Temmuz 2007’de ordunun dayatmalarına karşı verdiği dolaylı desteği, orduyla anlaşarak diktatoryal bir yönelime giren Erdoğan ve AKP’sinden geri çekti.
Ertuğrul Kürkçü Hayat hukuktan, hukuk statülerden ibaret olsa, ‘Susurluk’ kazasında da aynı arabadan bir Emniyet Müdürü, bir Kürt aşiret ağası, bir kaçak faşist katil ve bir eski güzellik kraliçesinin çıkmaması gerekirdi.
Ertuğrul Kürkçü Türk ırkçılığıyla hesaplaşmadan, enternasyonalist bir sosyalist hareketimiz hakikaten var olmayacak. Kendilerini korumalarına yardımcı olamadığımız için Türk ırkçılığının, sonuncusu Hrant Dink olan bütün kurbanlarına ve işimizi “liberallere” bıraktığımız için de kendimize özür borçluyuz…
Ertuğrul Kürkçü Küba Devrimi, yarım yüzyılı geride bıraktı. Adanın ABD karşısında SSCB olmasa devrimi sürdüremeyeceği söyleniyordu.10 ABD başkanını eskiten devrim SSCB çöktükten sonra da ayakta. Ertuğrul Kürkçü’nün makalesi Küba Devriminin özgünlüğünü yorumluyor.
Ertuğrul Kürkçü Çoğu kadın, çocuk ve yaşlı en az 900 bin Ermeni’nin anayurtlarından, insanlığa, hukuka, adalete, vicdana, sığmayacak şekilde Suriye’ye göçe zorlanmaları, göç yollarında soyulmaları, kitle halinde öldürülmeleri, hastalık açlık ve yorgunluktan telef olmaları küçük bir felaket mi?
Ertuğrul Kürkçü Demek ki, Tayyip Erdoğan’ın AKP’si bütün ekonomik ve toplumsal gerçekliğiyle ve politikalarıyla yerli yerinde dursa, ama Kürt meselesinde ninni söylemeye devam etse, “sosyalizm ve demokrasi” adına önümüzdeki yerel seçimlerde AKP’ye oy vermeye davet edilecekmişiz!…
Ertuğrul Kürkçü Dünya insanlığın eriştiği maddi üretim kapasitesi ile kapitalist üretim ve mülkiyet ilişkileri arasındaki çatışmanın yol açtığı büyük krizle boğuşurken Cumhuriyet’in uyrukları ufuklarını varolan toplum ve devletin bekasıyla sınırlayabilir mi?