Sokağın Gündemi

“Çete” derken?!

“Çete” derken?!

03 Haziran 2021 at 00:57

Kriz süreklileştikçe, rejimin kendisi bir “suç örgütü”ne dönüşür; “gayri nizami” olan nizamileşir, Zaptiye Nazırı ile “çeteci” aynı hamurdan olur; devletin başı, “çete”nin başına geçer.

Çete devletin kendisidir

Çete devletin kendisidir

28 Mayıs 2021 at 14:29

Karşımızdaki, doğu despotizminin geleneklerini modernitenin ve emperyalizmin imkanlarıyla besleyerek kendine özgü bir şebeke halinde gelişen yapı, kısacası 12 Mart’ta ilan edilen adıyla ‘kontrgerilla’ dır.

Kader anı yaklaşırken

Kader anı yaklaşırken

27 Mayıs 2021 at 00:05

Rejim Kürtlere, siyasal sürece eşit ortak olarak katılma kapısını kapatan bir seçim yordamı dayatmaya hazırlanıyor: “Madem barajı aşıyorlar o zaman seçimlerin kendisini baraj haline getirelim.”

HDP  üstüne bir çok şey…

HDP üstüne bir çok şey…

21 Mayıs 2021 at 12:24

HDP Türkiye siyasi tarihi için biricik deneyimdir. Kendimizi, potansiyelimizi ve yapılabilecekleri keşfediyoruz. Daha önceden bilmediğimiz bir şeyi yaptık. Özeti bu.

“Çebi”nin tuttuğu takımda olmak

“Çebi”nin tuttuğu takımda olmak

20 Mayıs 2021 at 19:02

Hayatı boyunca elbette pek çok kez yanılmış olabilirdi ama, her türlü bencil çıkardan bağımsız, herkesi kendisiyle birlikte hakikati ve ezilenlerin kurtuluşuna giden yolu bulmaya davet etmiş, fikri hür vicdanı hür bir komünist olduğuna ne şüphe.

“Maket uçak”?!

“Maket uçak”?!

19 Mayıs 2021 at 23:32

Diyarbakır’da uzun zamandır süre giden çatışmasızlık, art arda iki büyük patlamayla son buldu. Devlet olan biteni “açıklama”ya değil, “şüyuu vukuundan beter” diye “gizleme”ye çalışıyor. “Maket uçak” sakın HPG’nin uçurduğu bir SİHA olmasın?

Bahçeli’nin “taslağı”

Bahçeli’nin “taslağı”

06 Mayıs 2021 at 01:00

Demek, Türk milleti, ‘Allah’ın lütfu’yla varlık bulmuş! O, “Gök Tengri” değil miydi? Bahçeli iktidar uğruna bütün faşist mitolojiyi de çöpe atıyor; taslağın başına bu ibareyi yazarak dünyevi işlere semavi kavramlarla nizam verme kapısını açıyor.

Sincan’daki sirk…

Sincan’daki sirk…

28 Nisan 2021 at 22:03

7 Ekim 2014’te Erdoğan Gaziantep’ten seslendi: “İşte aylar geçti ve herhangi bir netice yok. Şu anda Kobani de düştü düşüyor.” Her şey işte öyle başladı. “Kobanê olayları”nı sözcüğün gerçek anlamında muhakeme edecek bir hakiki yargılama, bu konuşmayı esas alacaktır.