Kürkçü, İçişleri Bakanlığı’na verdiği soru önergesinde 4 Ekim’de Muğla’da güvenlik güçleri tarafından gözaltına alınan ve insanlık onuruna aykırı bir şekilde çıplak fotoğrafları çekilerek sosyal medyada paylaşılan yedi kişiyi sordu.
4 Ekim 2017 tarihinde İçişlerine Bakanlığı’na bağlı güvenlik güçleri, Muğla Seydikemer-Kaş yolu üzerinde iki aracı durdurarak içindeki kişileri yere yatırmış, çırılçıplak soyulan bu kişilerin fotoğrafları çekilerek sosyal medyada paylaşılmış, yoldan geçmekte olan vatandaşlara gösterilmek amacıyla gözaltına alınan kişiler, karayolunun üzerinde uzunca bir süre çıplak bir şekilde bekletilmiştir. Daha sonra karakola götürülen yedi kişinin çıplak fotoğrafları tekrar çekilmiş ve sosyal medyada paylaşılmıştır.
Fotoğrafları çeken ve paylaşan kişilerin, İçişleri Bakanlığı’na bağlı güvenlik güçlerine mensup olduğu basına yansımış, söz konusu ters kelepçe ve işkence görüntüleri kamuoyunda tepkiye yol açmıştır.
Bu Gerekçeyle;
1.Bakanlığınız söz konusu olayla ilgili bir soruşturma başlatmış mıdır? Başlatmışsa bu soruşturmanın içeriği nedir?
2.Yakalanan şahısların fotoğrafını çekerek sosyal medyada paylaşan kişi Bakanlığınız personeli midir? Hangi görevde bulunmaktadır? Söz konusu paylaşımın ilk çıkış kaynağının olduğu sosyal medya hesabı tespit edilmiş midir? Tespit edilmişse bu hesap bakanlığınıza bağlı çalışan bir personele mi aittir? Tespit edilmemişse nedeni nedir?
3. Söz konusu fotoğraflar sosyal medyadan sonra gazetelerin internet sayfalarında da yer almıştır. Bu fotoğrafları gazetelere gönderen kişinin kimliği hakkında bir araştırma yapılmış mıdır? Yapılmamışsa nedeni nedir?
4.Hukukun temel kurallarından “masumiyet karinesi” ne açıkça aykırı olan bu olay konusunda Cumhuriyet Savcılarının yürüttüğü bir soruşturma var mıdır? Var ise bu soruşturma hangi aşamadadır? Yok ise Bakanlığınız bu hukuki yolun açılması konusunda şikayetçi olacak mıdır? Olmayacaksa nedeni nedir?
5.Kişinin dokunulmazlığı, maddî ve manevî varlığını tanımlayan Anayasanın 17. Maddesinde “kimse insan haysiyetiyle bağdaşmayan bir cezaya veya muameleye tâbi tutulamaz.” denilmiştir. Söz konusu olayda kişilerin mahrem yerleri dahil, onur kırıcı bir şekilde teşhir edilmeleri açıkça bu maddenin ihlali manasına gelmekte ve anayasal bir suç olarak tanımlanmaktadır. Buna göre yukarıda tanımlanan anayasal suçu ihlal eden personeliniz hakkında adli makamlara başvuru yapılmış mıdır? Yapılmamışsa nedeni nedir?
6.Gözaltına alınarak işkence ve kötü muamele gören şahıslar ne ile suçlanmaktadır? Söz konusu araçlar bir istihbarat üzerine mi durdurulmuştur? Gözaltına alınan kişilerin kimlik bilgileri nelerdir? Gözaltı işlemi sonrasında söz konusu şahısların üzerinden silah veya benzeri mühimmat çıkmış mıdır?
7.2017 yılında Bakanlığınıza işkence ve kötü muamele ilgili kaç şikâyet ulaşmıştır? Bunlardan kaç tanesi ile ilgili soruşturma başlatılmıştır? Bu soruşturmalar sonrasında adli veya idari ceza alan personel sayısı kaçtır?
8.5 Ekim 2017 tarihinde söz konusu olayın olduğu yere yakın olan Köyceğiz ormanlık arazisinde, güvenlik güçleri ile çıkan çatışmada 5 kişinin öldürüldüğü 2 kişinin ise aranmakta olduğu bilgisi basında yer almıştır. Buna göre, yukarıda tanımlanan olay ile bu çatışma arasında bir bağlantı var mıdır? Öldürülen kişilerin kimlikleri tespit edilmiş midir? Edilmişse kamuoyunda yer alan yargısız infaz şüphelerini gidermek adına bu kişilerin kimlik bilgileri basınla paylaşılacak mıdır? Paylaşılmayacaksa nedeni nedir?
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.