HDK-HDP’den Haberler

‘Bir addan ne çıkar’ mı?

‘Bir addan ne çıkar’ mı?

19 Eylül 2024 at 00:32

Vazonun kırılmadığını biliyoruz, ama hor kullanılmasının çatlamasına yol açtığı hakikat. Rasyonel olan, vazonun özgün haline geri getirilebileceği hayalleriyle avunmak yerine Japon “kintsugi” sanatından esinle çatlakları altınla doldurarak, çatlakların güzelliğini vurgulamak ve kırılan bir şeyin daha da değerli ve güzel olabileceğini vurgulamaya bakmak. Büyümeyi ve iyileşmeyi temsil etmek, onarım sürecini kolektifRead More

İtaatkâr halay’ – Ev çiye?

İtaatkâr halay’ – Ev çiye?

01 Ağustos 2024 at 00:47

İtaatkar halay, nasıl bir özgürlük ve kardeşlik simgesi değil, esaretin folklorik tercümesiyse, öteki ezilenlerle bakışmaktan uzak duran her muhalefet dinamiği de, kendisini zalimin zulmüne terk etmiş gururlu bir münzeviden başka bir şey değildir.“Kadın, yaşam, özgürlük” çağrısını ve ona vücut veren hareketi doğuran bu topraklarda, çaresizlik -ev çiye? “Ağrı’da Kürtçe şarkıRead More

Screenshot

Haberden analize

18 Temmuz 2024 at 00:43

Selvi’nin “yeni konsept” dediği “mürekkep damlası” hikayesi hiç de yeni bir şey değil. Sömürgecilik ve emperyalizm tarihinin son yüzyılında harp akademilerinin müfredatına girmiş, alanla ilgilenen herkesçe malum bir standart uygulamadan ibaret. Fransa Fası işgal ederken yaptığı işi yağ lekelerinin suyu örtmesine benzetiyordu. Amerikalılar Vietnam’da bunu mürekkebin kağıda yayılmasına benzetti. AmerikanRead More

“Harika bir sıçrayış”

“Harika bir sıçrayış”

10 Temmuz 2024 at 23:26

Fransa’dan her zaman öğreneceklerimiz var, ama dünya solunun da bizden öğrenecekleri var. Fransa örneğinin bizim için asıl anlamı demokratik sağduyunun ve sınıf mücadelelerinin uzun ve büyük deneyiminin kazandırdığı politik reflekslerin varlığının en umutsuz gibi görünen durumda bile bir “harika sıçrayış” imkanını saklı bir hazine gibi içinde barındırması.

Güçsüz Erdoğan…

Güçsüz Erdoğan…

11 Nisan 2024 at 00:31

“Tek adam”ın çöküşünün bizi ilgilendiren en önemli sonuçlarından biri, Kürt sorununun barışçı ve demokratik çözümü bağlamında aslında hiçbir zaman -örneğin Güney Afrika’da apartheid rejiminin tasfiyesini sağlayan Mandela-De Klerk ilişkisindeki gibi- diğer “güçlü lider Öcalan”ın muadili olmayan Erdoğan’ın, artık böyle varsayılması için görünüşte de olsa hiçbir maddi ve politik temelin mevcut bulunmadığının çırılçıplak ortaya konulmuş olması.

Lenin olsa…

Lenin olsa…

28 Mart 2024 at 00:27

31 Mart’a giden süreçte parti içi tartışmalarda stratejik olarak “AKP-MHP faşizmine kaybettirme” tezini savuna gelmiş olan eğilimlerin bunları kamuoyu önünde tekrar etmeleri karşısında telaşa kapılmak yerine, “Lenin olsa ne yapardı” diye durup düşünmekte fayda var. Bu ilkenin, çatıştığı teze üstünlüğü, sadece mantıksal ve hukuki parlaklığında değildi; aynı zamanda kendi çağının en gerici otokrasilerden birini yıkma ve en insanlığın tanıdığı en demokratik siyasal rejim olan “Şuralar İdaresi”ni (Sovyetler Yönetimi) kurmada tarihin testinden geçmiş olmasıydı.

Toplumun tarihsel bilinci olma yükümlülüğü

Toplumun tarihsel bilinci olma yükümlülüğü

29 Şubat 2024 at 00:21

nümüzdeki bir ay, demokratik ve toplumsal kurtuluş dinamiklerinin yürüyüşlerini birbirlerine yaklaştırmak için hiç de azımsanacak bir süre değil. Ancak bunun başını çekecek bir iradeye ihtiyaç var.

Barış: Süreklilik ve kurumsallık

Barış: Süreklilik ve kurumsallık

02 Kasım 2023 at 00:39

Barış ve demokrasi çağrısı bunca şiddet ve zulüm ortamında yankılanmıyorsa, bu, bir yandan çağrının topluma ulaşmasını önleyen yalıtkan engeller yükselirken, öte yandan çağrının henüz o engelleri aşacak iletişim gücüne ulaş[a]amamış olmasındandır. Bu engeller ancak önceki deneyimleri arkalayarak ve kurumsal sürekliliğin gücünü donanarak aşılabilir. Geçtiğimiz hafta İstanbul’da 78 imzalı bir “BarışaRead More