Genelkurmay Askeri Savcılığı’nın Roboski katliamına ilişkin verdiği karara sert tepki gösteren HDP Eş Genel Başkanı Ertuğrul Kürkçü, “Bu karar TSK’da herhangi bir kusur bulmayarak aslında şunu söyledi. TSK kusursuz bir katliam gerçekleştirmiş ve bundan ötürü de Başbakan tarafından teşekkürle ödüllendirilmiştir” dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Nilay Etiler’in tanıtım toplantısı HDP Eş Genel Başkanı Ertuğrul Kürkçü’nün de katılımıyla şenlik havasında geçti. Yürüyüş Yolu’ndan Cumhuriyet Parkı’na kadar grup şeklinde yürüyen HDP’liler, vatandaşa karanfil dağıtarak oy istedi
2013 yılı, pek çok olumsuzluğa karşılık, demokrasi ve özgürlük mücadelesinin kazanılabileceği umudunun arttığı bir yıl oldu. Türkiye’de eşitlik ve barış mücadelesi eşik atladı. Barış, demokrasi ve özgürlük mücadelesi açısından önemli siyaset olanakları gelişti.
2013’te pek çok olumsuzluğa karşılık en önemli gelişme, demokrasi ve özgürlük mücadelesinin kazanılabileceği umudunun kazanılmasıydı
Roboskî katliamının ikinci yılında Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eşbaşkanı Ertuğrul Kürkçü, soruşturma sürecini ve politik sonuçları ETHA’ya yorumladı: “Genelkurmay Başkanı 29 Aralık 2011’de hava harekatının sorumluluğunu üstlendi, ama Erdoğan onu korumayı seçti.”
Gündemi bakanların istifası öncesinde ANF’den Zeynep Kuray’a değerlendiren HDP Eşbaşkanı Ertuğrul Kürkçü “Bu yolsuzluğa karşı çıkmayan herkes soyguna ortaktır” dedi. Kürkçü, “Ne hükümet ne cemaat, ne İslamcılar ne de ulusalcılar; halkın kendi iktidarı yolunda mücadeleye koyulması ve bunları iktidardan indirinceye kadar mücadeleyi sürdürmesi şart” diye konuştu.
Bütçe görüşmelerinin son gününde HDP adına konuşma: “AnaSol-M ve önceki hükûmetlerin yıkılışına yol açan bütün krizler aslında bir yolsuzluk rezaletiyle başlamıştı. AKP hükûmeti kendinden önceki hükûmetlerden sadece inkâr ve imha mirasını değil, aynı zamanda yolsuzluk mirasını da devralmış gözüküyor.”
Halkların Demokratik Partisi, bu darbeyi izlemekle yetinmeyecek, halkın mücadelesinin yanında, hem yargı hem de siyaset zemininde, yalnızca ulusal değil, uluslararası alanda da mücadelesini sürdürecektir.
