Hrant Dink cinayeti, Roboski katliamı, KCK ve Gezi davaları, iş cinayetleri, yolsuzluk ve rüşvet dosyaları bir kez daha göstermiştir ki, Türkiye’de hukuksuzluk düzenin kendisi haline gelmiştir. Hukukun olmadığı bir düzende devlet erki adına yürütülen icraatın da meşruiyeti ortadan kalkıyor. Türkiye’nin karşı karşıya olduğu bu durum tam anlamıyla bir devlet krizidir.
Devletin içinde bulunduğu bu kriz, 12 Eylül 1980’le birlikte yaratılan ve bugüne kadar çeşitli yasalarıyla, kurumlarıyla ve anayasasıyla süre gelen darbe rejiminin demokrasi ve özgürlükleri ortadan kaldırmasının bir sonucudur. Türkiye halklarının ezen, sömüren, kültürel ve siyasal hakları tanımayan; halklar arasında düşmanlık tohumları ekerek, onları birbirine düşürerek varlığını sürdürmeye çalışan bu düzene daha fazla tahammülü kalmamıştır. Gezi Direnişi ve Türkiye’nin dört bir yanındaki işçi, öğrenci eylemleri halkların hukuksuz düzene karşı mücadele kararlılığında olduğunu ve bir arada barış ve eşitlik içinde, özgürce yaşamak istediğini gösteriyor.
Ezilen, sömürülen ve yok sayılan halkların mücadelesini ortaklaştırmayı varlık nedeni sayan Halkların Demokratik Partisi, DİSK-KESK-TMMOB-TTB tarafından 11 Ocak’ta Ankara’da düzenlenen ‘Özgürlük, Barış, Demokrasi, Adalet ve Emek’ mitingini destekliyor ve tüm halkımızı mitinge katılmaya çağırıyor.
HDP Merkez Yürütme Kurulu
8 Ocak 2014
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.