Dün tarihli, ‘Öcalan destekli partinin tartışmalı aday toplantısı’ başlıklı ve Aydın Hasan imzalı Milliyet İnternet Gazetesi’nde çıkan haber, içeriği ve üslubu açısından son derece talihsizdir. Hem iftira atılıyor, hem kışkırtıcı bir dil kullanılıyor hem de gazetecilik değil ihbarcılık yapılıyor. Bu haber ile hem bir meslek odası hem de partimiz hedef alınıyor.
Halkların Demokratik Partisi, 2.5 yıldır bir sosyal hareket ve mücadele zemini olarak kurulmuş ve Türkiye’nin her yerinde faaliyeti olan; farklı siyasi partilerin, bireylerin, sivil toplum örgütlerinin, aydınların, yazarların, sendikacıların, demokratik derneklerin de içinde yer aldığı Halkların Demokratik Kongresi’nin kararları ile kurulmuştur.
Halkların Demokratik Partisi, kuruluşundan bu yana açık, anayasal çerçevede ve şeffaf politika yapan, TBMM’de de 4 milletvekili tarafından temsil edilen bir partidir.
Halkların Demokratik Partisi, Türkiye’de insanların ölmemesi, canların daha fazla yanmaması için barış ve çözüm mücadelesini birinci meselesi olarak ilan etmiş ve bu çalışmaları da açıkça sürdüren bir partidir.
Halkların Demokratik Partisi, Türkiye’de yaşayan farklı anadil, kültür, inanç ve kimliğe sahip halkların meşru ve haklı taleplerinin eşit yurttaşlık çerçevesinde gerçekleşmesi için mücadele eden bir partidir.
Halkların Demokratik Partisi, Kürt siyasal hareketi ile Türkiye demokrasi, barış ve emek güçlerini ortak politika zeminlerinde buluşturmak amacıyla örgütlenen ve faaliyet sürdüren bir partidir.
Milliyet İnternet Gazetesi’nde, bu çalışmaları bir suçmuş gibi anlatarak HDP’yi yıpratma çabaları anlamsızdır ve sonuçsuz kalacaktır.
HDP’nin 2014 Yerel Seçimleri için 59 ildeki adaylarını tanıtacağı 17 Ocak tarihli toplantıyı kriminalize etme ve engelleme çabaları da boştur. HDP, aday tanıtım toplantısını yapacağı salonu bir meslek kuruluşu olan İMO’dan bedel karşılığı kiralamıştır. Hukuki olmayan hiç bir şey yoktur.
Kamu kuruluşlarına ait olan salonların bedel karşılığı kiralanması ve siyasi faaliyetlerin bu mekanlarda da sürdürülmesi Türkiye’nin bütün kentlerinde usuldür. Diğer siyasi partiler de kimi çalışmalarını bu tür salonlarda sürdürür. Bizim yaptığımız ne ilktir ne de son olacaktır.
Haberdeki ‘‘Aday tanıtım toplantısının bir meslek odasında yapılması konusunda, Yüksek Seçim Kurulu’nun nasıl bir değerlendirmede bulunacağı da merak konusu haline geldi’’ ifadesi bir tür ihbarcılığın somut hale geldiği cümledir. Gazetecinin görevi doğru haber yapmaktır. Bu cümle ile haberciliğin ötesine geçilmiştir.
Milliyet İnternet Gazetesi’ni, ombudsmanını ve gazetecilik yapma iddiasını sürdüren yöneticilerini ciddiyete davet ediyoruz. Seçim sürecinde basının görevi, halkın önüne çıkan partilerin görüşlerini ve politikalarını aktarmalarını engellemek değil, kolaylaştırmak olmalıdır.
Saruhan Oluç
HDP Eşbaşkan Yardımcısı
14 Ocak 2014
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.