HDK Eş Sözcüleri Tuncel ve Kürkçü, Tahir Elçi’nin katledilmesiyle ilgili açıklama yaptı. Saldırıyı suikast olarak tanımlayan Kürkçü, “Çatışma ssrü verildi” diye konuştu. Tuncel de “AKP’yi olayı açığa çıkartmaya, aydınlatmaya çağırıyoruz. Aksi taktirde bu suikastten sorumlu olacaklardır” dedi.
Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüleri Sebahat Tuncel ve Ertuğrul Kürkçü, Tahir Elçi’nin katledilmesiyle ilgili basın toplantısı yaptı.
Cezayir Toplantı Salonu’nda Genel Meclis toplantısı yapıldığı sırasında olayı öğrenen HDK Eş Sözcüleri büyük bir hüzünle konuşmalarını yaptı.
İlk sözü alan Ertuğrul Kürkçü, Elçi’nin ailesine, Diyarbakır Barosu’na ve Kürt halkına başsağlığıyla konuşmasına başladı.
Elçi’ye yapılan saldırıyı suikast olarak tanımlayan Kürkçü, “Bunu düşünmemizi gerektirecek nedenlerimiz var. Önce hedef gösterildi, cadı kazanına atıldı. Yargı sürci başlatıldı ve ardından hayatına son verildi. Muhalifler arasında sözünü düşüncesini çekinmeden ifade eden kim varsa onların başına gelenler Elçi’nin de başına geldi” diye konuştu.
‘VALİNİN DOĞRU BİLGİ VERDİĞİ GÖRÜLDÜ MÜ?’
Olaya tanık olanların ve belediye eş başkanlarının, demokratik kurum temsilcilerinin anlatımlarını aktaran Kürkçü, “Elçi çatışmada öldürülmedi. Çatışma ortamı yaratıldı. Çatışma süsü verildi” dedi. Diyarbakır Valiliği’nin “çatışmada öldü” açıklamasına da sert tepki gösteren Kürkçü, “Diyarbakır Valiliği daha önce de yaptığı gibi bu olayda da hakikatle çatışan bilgiler veriyor. Bir kere olsun doğru bilgi verdiği görüldü mü ki, bu olayda da doğru bilgi versin. Katillerin gölgede bırakılmak isteniyor” tepkisinde bulundu.
Diyarbakır Barosu’nun birçok yargısız infaz ve katliamların faillerini açığa çıkarmış avukatlara sahip olduğunu hatırlatan Kürkçü, “Diyarbakır Barosu bu işin peşini bırakmayacaktır. Demokratik güçler bu suikastin peşini bırakmayacaktır. HDK olarak bizler bu işin peşini bırakmayacağız” dedi.
‘KELEPÇELEMEKLE SINIRLI KALMAYACAK’
Can Dündar ve Erdem Gül’ün tutuklanmalarını anımsatan Ertuğrul Kürkçü, “Daha iki gün önce gazetecilerin hukuki suikaste maruz kaldığını unutmadık. Tahir Elçi’ye mermi olarak yönelen bu şiddet Batı’ya kelepçe olarak yöneliyor. Ama sadece bu şekilde kalmayacağı açık. Katili teşhis etmek için sıkıntı çekmiyoruz. Devleti yönetenleri suçluyoruz” diye konuştu.
HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş’ın aracına yapılan silahlı saldırıyı hatırlatan Ertuğrul Kürkçü, “O kurşun camı delip ulaşabilirdi, ulaşamadı. O kurşun Tahir Elçi’ye ulaştı. Demokratik muhalefetin önünde yürüyenler bu tehdidin altında olduğu gerçeğini unutmamalıdır” dedi.
HALKIN ACILARIYLA OYNAMAYIN
Yarın Diyarbakır’da yapılacak tören hakkında bilgi veren Kürkçü, “Diyarbakır’da infialin önüne geçmesini istiyorsanız, Elçi’ye hak ettiği bir şekilde uğurlanması önüne herhangi bir engel konulmamasını temenni ediyoruz. Çoktandır cenazelere yönelik saldırıların şahidi olduğumuz için yöneticilere halkın acılarıyla oynamayın diyoruz” sözleriyle uyarıda bulundu.
Elçi’nin ailesine ve Kürt halkına başsağlığı dileyerek konuşmasına başlayan Sebahat Tuncel, “Savaş ve çatışma ortamı sadece insanları değil doğayı ve tahrip ediyor. Tahir Elçi, tahrip edilen dört ayaklı minareye sahip çıkmak için oradaydı. Kendisi dört ayaklı minarenin önünde katledildi” diye konuştu.
TARİHİ SUİKASTİ ENGELLEMEK İSTEDİ, KENDİ SUİKASTE KURBAN GİTTİ
Tahir Elçi’nin minarenin tahrip edilmesini “suikast” olarak tanımladığını hatırlatan Tuncel, “Kendisi orada suikaste kurban gitti” dedi.
Tuncel şöyle konuştu: “Beyaz toroslarca katledilen sivillerin hayatını savunmaya adanmış biri. O siviller gibi ensesine sıkılan tek kurşunla katledildi. Devlet, Kürt halkına uyguladığı asimilasyon, inkar ve imha siyasetini sürdürüyor. Kürt halkına karşı işlenen suçları cezasız bırakarak, arkasında olduğunu göstermiş oluyor. O suçlar cezalandırılsaydı Elçi aramızda olacaktı. Cizre, Lice, Silvan ve Nusaybin’de siviller katledildi. Kürtlerin sesini duymak yerine çatışmalar derinleştiriliyor. Ancak bu halkın mücadelesi bunların hesabını soracak. Diz çökmüyoruz. Direnmeye, hesap sormaya devam edeceğiz.”
ELÇİ’NİN SON VESİYETİ ÇATIŞMALARIN SONA ERMESİYDİ
Elçi’nin son vasiyetinin çatışmaların sona ermesi, barışın inşa etmesi mücadelesinin büyütülmesi olduğunu söyleyen Tuncel, “Herkesin barış mücadelesini yükseltmesi zamanıdır. Çatışmaların sona ermesi, eşit yurttaşlık temelinde yeni bir hukuk kurulmasını istiyoruz. AKP’yi olayı açığa çıkartmaya, aydınlatmaya çağırıyoruz. Aksi taktirde bu suikastten sorumlu olacaklardır” diye konuştu.
‘SOKAĞA ÇIKMA YASAĞIYLA BİLGİ İMAL EDECEKLER’
Sur’da ilan edilen sokağa çıkma yasağını değerlendiren Ertuğrul Kürkçü, “Katillerin yakalanmasıyla ilişkisi yok bu yasağın. Sokağa çıkma yasağı bilgilerin saklanmasıyla ilişkisi var. Bilgi imal edecekler. Sur ilçesinde yarım bırakılacak işlemleri tamamlayacaklar” tepkisinde bulundu.
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.