Erdoğan’ı altından sarayına hapsetmek istiyoruz

İzmir Kitap Fuarı’nda Evrensel Basım Yayın tarafından düzenlenen, “İzmir’in Seçimi, Türkiye’nin Seçimi” panelinde HDP İzmir Milletvekili adayları Ertuğrul Kürkçü ve Dr. Zeki Gül ile HDP Ankara Milletvekili Adayı Aydın Çubukçu bir araya geldi. Panelde, seçimlerin ülkedeki demokrasi ve özgürlük mücadelesinin geleceği açısından büyük önem taşıdığı vurgulandı.
Yoğun ilgi gösterilen panelde ilk konuşmayı yapan Aydın Çubukçu, AKP iktidarının dış politikada izlediği mezhepçi, baskıcı, ayrımcı ve düşmanca tutumu iç politika haline getirdiğini, Sünni ve Türk diye tanımladığı kendisi ve kendisi etrafında toparladıklarıyla ayrımcılığı geliştirerek şiddete dayalı bir yönetim sürdürdüğünü belirtti. Bu ortamda demokrasi ve özgürlük isteyen halkın önüne büyük ve geniş bir ittifakla HDP’nin çıktığını belirten Çubukçu, “Nesnel ve gerçek olarak bu fırsatı değerlendirebilmek için elimizde bir seçim var. Bu seçimlerde parlamentoda halkın güçlü temsili yalnızca başlangıç olacaktır. Demokrasi ve özgürlük mücadelesinin bundan sonra nasıl yürüyeceğine bu güç karar verecektir. Başlangıçta ne kadar güçlü bir birliktelik oluşursa bundan sonrası için de işi o kadar kolaylaştıracaktır” dedi.
“Yüzleşilmesi Gereken Çok Şey Var”
HDP İzmir 2. Bölge Milletvekili adayı Dr. Zeki Gül, İzmir’in çok kültürlü yapısına değinerek, “Selanik-Mardin hattının geçtiği bir kenttir. Zengin bir kültüre sahiptir. Halkların birarada barış içinde yaşama arzusunu hayata geçirmek için adayız” dedi. Sağlık alanına ilişkin verilerle sağlık sistemini anlatan Gül, Gebze Dilovası’nda yaşandığı gibi AKP’nin halkın sağlığı ile ilgili gerçekleri söyleyen bilim insanlarını yargıladığını hatırlattı. Çok sayıda tahlil yapılması, röntgen ve M-R çekiliyor olmasının toplumu daha sağlıklı yapmadığını belirten Gül, önemli olanın hasta olmayı engelleyici hizmetlerin halka verilmesi olduğunu belirtti. CHP’nin Dünya Bankası kökenli adaylarına gönderme yapan Gül, “Bu ülkeyi Dünya Bankası’na emanet ettirmemek gerekiyor” dedi. İzmir’in geçmişte SSK’lı sayısı en yüksek 2. Kent olduğunu belirten Gül, dinin iktidar tarafından nasıl işlevlendirildiğine örnek olarak, “Diyanet SSK’nın devrinden üç gün sonra toplandı ve ‘SSK ile özel sigorta şirketleri arasında fark yoktur’ dedi. Aile İrşad Birimleri nasıl işliyor bunları incelemek lazım” dedi. İzmir’de yeni alınan bir kararla işkence ile gündeme gelen bir karakolun Cemevi yapılması kararı verildiğini belirterek, “Bu toplumda yüzleşilmesi gereken pek çok konu var, işkence de bunlardan biri. Bu yüzleşmeyi yapmadan, kan izlerini duvardan silmeden olmaz” dedi.
“Bizim tek bir planımız var”
HDP İzmir 1. Bölge Milletvekili adayı Ertuğrul Kürkçü de, sözlerine, “Tayyip Erdoğan açısından trajik bir seçim olacak. Onu altından sarayına hapsetmek istiyoruz” diyerek başladı. Yüzde 10 barajını aşabilmek için halkın gücünün sıçrama tahtasına ihyiyaç olduğunu belirten Kürkçü, halkın kendilerine parlamentonun yolunu güçlü şekilde açması durumunda dağdaki gerillanın da, savaş karşıtının da, işçinin emekçinin, Gezi’nin de parlamentoda temsilcisi olmak bir mücadele odağı haline gelmek istediklerini belirtti. HDP’nin en az 30 sandalyesinin zorla gasp edilmiş durumda olduğunu ifade eden Kürkçü, İzmir halkının da Türkiye halklarının da bu seçimlerde ortaya çıkan imkânı değerlendirerek temsilcilerini daha güçlü bir şekilde meclise göndereceğine inandığını belirtti. Kürkçü, “İzmir’i dünya kenti yapmaktan bahsediyorlar. Dünya kenti demek, uluslararası emlak piyasasının pazarı olmak demektir. Biz Ege’nin kenti haline getirelim istiyoruz, Yunanistan’la dostluk ve barış içinde olmak istiyoruz” dedi. Kürkçü sözlerini, “Bizim tek bir planımız var; Tayyip Erdoğan’ı ya başkan yaptırmayacağız, ya başkan yaptırmayacağız” diyerek bitirdi.