Kızıldere’den meclise

Emek, Demokrasi ve Özgürlük Bloku’nun Mersin Milletvekili adayı Ertuğrul Kürkçü kentte bir heyecan yarattı. Kürkçü ismi tüm Türkiye’de olduğu gibi bu kentte yaşayanlar içinde birçok şeyi ifade ediyor.

Mersin demokratik hoşgörü kültürü olan farklı ulusal ve etnik kimliklerin bir arada kardeşçe yaşadığı ender kentlerden biri. Mersindeki inanç grupları ve etnik yapılar arasındaki hoşgörü kültürünün en önemli göstergesi Mersin Büyükşehir Mezarlığıdır. Birçok ilde Müslüman, Hıristiyan, Musevi ve Ermeni mezarlıkları ayrı olmasına karşın tüm inanç grupları Mersin’de aynı mezarlığı paylaşmaktadır. Mersin mezarlığı halkların kardeşliğinin en somut göstergesidir.

Emek, demokrasi ve özgürlük mücadele tarihinin yaşayan en önemli isimlerinden biri olan Ertuğrul Kürkçü’nün adaylığı ulusal, sınıfsal, cinsel ve dinsel baskı altında yaşayan kesimleri bir şekilde kesmiş durumda. Blok’un en temel sloganlarından biri olan ‘Ortak sesimiz, ortak sözümüz ve ortak irademiz’ Kürkçü şahsında kentte somutluk kazandı. Bir Kontr-gerila operasyonu olan Kızıldere katliamından tek sağ kurtulan Ertuğrul Kürkçü’yü Mersin’den meclise‘Ortak sesimiz, ortak sözümüz ve ortak irademiz’ sloganı ile göndermek Mersin’de yaşayan Türk, Kürt, Arap, Alevi, Sünni, gayri müslim, atesit vs. tüm ulusal ve inanç gruplarının ortak görev ve sorumluluğundadır.

Ertuğrul Kürkçü’nün meclise gitmesi demek; Dev-Genç’in meclise gitmesi demektir. Çünkü Dev-Genç’in son Genel Başkanı Ertuğrul Kürkçü’dür

Ertuğrul Kürkçü’nün meclise gitmesi demek; Deniz Gezmiş’lerin, Mahir Çayan’ların ve İbrahim Kaypakkaya’ların, kısacası son kırk yıllık emek, demokrasi ve özgürlük mücadele tarihinin meclise gitmesi anlamına geliyor.

Ertuğrul Kürkçü’nün meclise gitmesi demek; ulusal, sınıfsal, cinsel ve dinsel baskı altında yaşayan tüm kesimlerin iradelerinin meclise yansıması anlamına geliyor.

Ertuğrul Kürkçü’nün meclise gitmesi demek; demokratik cumhuriyet, demokratik özerklik ve demokratik anayasa savunucularının mecliste kendilerini ifade etmeleri anlamına geliyor.

Ertuğrul Kürkçü’nün meclise gitmesi demek; şovenizmin kırılması ve Kürt sorunun barışçıl çözümüne katkı sunmak anlamına geliyor.

Ertuğrul Kürkçü’nün meclise gitmesi demek; 12 Mart`lardan, 12 Eylül`lerden, bir bütün olarak darbecilerden ve darbelerden hesap sormak ve 14 yıllık tutsaklıktan sonra siyasi tutsakların sözcülüğünü meclis kürsüsünden dillendirmek anlamına geliyor.

Ertuğrul Kürkçü’nün meclise gitmesi demek; faili meçhul cinayetlerin aydınlatılması için Hakikatleri Araştırma Komisyonunun kurulması ve gerçeklerle yüzleşme mücadelesinin başlaması anlamına geliyor.

Mersin’de Siyasal Dengeler

Mersin il merkezi sol potansiyelin hakim olduğu bir şehir olmasına rağmen İçel il sınırlarında MHP ve AKP’nin üstünlüğü söz konusudur. Sahildeki ilçe ve beldelerin büyük bir kesiminde MHP’li belediyeler mevcuttur.

AKP Sanayi Bakanı Zafer Çağlayan’ı liste başı yapıp ve mevcut tüm milletvekillerini tasfiye ederek yepyeni bir liste ile seçime gidiyor. Muhtemelen bu yenilik AKP’de bir dinamizm yaratabilir.

AKP’nin yenileşmesine karşın MHP’nin eski yüzlerle seçime gidiyor olması MHP’nin geçmiş yıllardaki il genelindeki birinciliğini tartışmalı hale getireceği benziyor. Özellikle liste sıralamasında MHP’nin en güçlü yerlerinden biri olan Tarsus’u temsil edecek adayın seçilme garantisi olmayan 5.sıraya yerleştirilmesi de MHP’deki iç huzursuzluğu göstermesi açısından önemli. Birde son günlerde karanlık birileri tarafından servis edilen kaset skandalları da MHP’nin oy oranını muhtemelen etkileyecektir. Tüm bunlar bir bütün olarak il genelinde açık oy farkı ile birinci olan MHP’de bir oy kaybına neden olacak ve il genelinde birinciliği muhtemelen kaybetmesine neden olacaktır.

Liste sıkıntısı yaşayan bir başka parti ise CHP. CHP’nin listesine bakıldığında Büyükşehir Belediye Başkanı Macit Özcan’ın CHP’deki gücünü göstermesi açısından önemli. İddiaya göre ilk üç aday Macit Özcan’ın tercihi. Listenin ilk dördünden üçünün eski milletvekili oluşu ve kentte temsiliyetlerinin tartışılıyor olması CHP tabanında bir rahatsızlık yarattığını gösteriyor. Özellikle Anadolu Alevilerini temsil etme iddiası olan adayın 6.sıraya yerleştirilmiş olması da sıkıntının diğer bir boyutudur.

Emek Demokrasi ve Özgürlük Bloku’nun motor gücü olan BDP’nin 2009 İl Genel Meclisi seçimlerinde aldığı oy 94 bin civarındadır. Yapılan hesaplara göre 12 Haziran seçimlerinde 80 bin civarında oy alan aday milletvekili olabiliyor. BDP’nin İl Genel Meclisi seçimlerindeki oylarını koruması bile blok’un adayı Ertuğrul Kürkçü’nün seçileceğini işaret ediyor.

Mersin merkez ve bazı ilçelerde potansiyel Kürt nüfusun yanında küçümsenmeyecek bir sol ve sosyalist potansiyel mevcuttur. Bu sol ve sosyalist potansiyelin büyük oranda Ertuğrul Kürkçü isminden dolayı blok adayına oy vermesi söz konusudur.

ÖDP’nin seçimlere giremeyecek oluşu ve Oğuzhan Müftüoğlu’nun Anamur’lu oluşu seçimlerde ÖDP’nin oylarının en azından bir kısmının Ertuğrul Kürkçü’ye kayacağının işaretlerini veriyor.

Ertuğrul Kürkçü’nün dışardan oy alma olasılığının en yüksek olduğu alan CHP Milletvekili aday sıralamasında umduğunu bulamayan Anadolu Alevilerinin sola meyleden gençlerinden olacaktır. Bu kesimlerde ulusalcı öğeler ağırlıklı olmasına rağmen Deniz Gezmişleri kurtarmak için yola çıkan Mahir Çayan’ın yol arkadaşına desteklerini esirgemeyecekleridir.

‘Ortak sesimiz, ortak sözümüz ve ortak irademiz’ sloganına bire bir uyabilecek bir isim olan Ertuğrul Kürkçü’nün şu anki verilere göre Mersin’den seçilmemesi için hiçbir engel gözükmüyor. Tüm veriler Ertuğrul Kürkçü’nün seçileceğini işaret ediyor. Kentteki siyasi analizler Ertuğrul Kürkçü şahsında genel olarak ortaklaşıyor. 11 milletvekili çıkartacak olan Mersin’de milletvekili dağılımını yaparken emek, demokrasi ve özgürlük blok’u adayı Ertuğrul Kürkçü’yü seçilmiş gözüyle bakıp diğer 10 milletvekilinin hangi partiler arasında ve nasıl dağılacağına dair saptamalar yapılıyor. Kişisel olarak bende Ertuğrul Kürkçü’yü seçimlere 15 gün kalmasına rağmen aday olarak değil seçilmiş milletvekili olarak görüyorum. Ertuğrul Kürkçü’nün seçilemeyeceğine dair en ufak bir kuşkum yok. Tam tersine Kürkçü’nün Mersin’den 100 bini aşkın bir oyla seçilmesini önemsiyorum. Ezici bir oy çokluğu ile seçilmesi gelecekte de sosyalist hareketin yeniden canlanması için motivasyon etkisi yapacaktır.

Sonuç olarak; Ertuğrul Kürkçü Mersin’e yakıştı. Halklar mozaiği olan Mersin’de Ertuğrul Kürkçü ismi mozaiğin iradesini temsil edebilecek en önemli isim oldu. Toplumsal barışın sağlanması ve mozaiğin en yüksek mevkilerde temsiliyeti açısından Ertuğrul Kürkçü’nün seçilmesi başta Mersin olmak üzere tüm ülkemiz için bir şanstır. Bu şansı iyi değerlendirelim.

28 Mayıs 2011 /Mersin

Saim Turgut
http://www.ufukturu.net/haberler/4623/kizildereden-meclise