BDP’nin, 12 Haziran 2011 Genel Seçimleri’nde destekleyeceğini açıkladığı bağımsız milletvekili adayı Ertuğrul Kürkçü Mersin’e geldi. İlk olarak ‘Barış Çadırları’nı ziyaret ederek halkla buluşan Kürkçü, ardından da BDP il örgütü ve partililerle birlikte Adliye Sarayı’na giderek Seçim Kurulu’na başvurusunu yaptı.
Barış ve Demokrasi Partisi’nin (BDP) genel seçimlerde destekleyeceği bağımsız milletvekili adayı Ertuğrul Kürkçü, Mersin’de coşkuyla karşılandı. Kürkçü, ilk olarak beraberinde BDP İl Başkanı Cihan Yılmaz, Akdeniz Belediye Başkanı M. Fazıl Türk, il ve ilçe örgütleri temsilcileri ile birlikte Güneş Mahallesi’nde kurulan ‘Demokratik Çözüm Çadırları’nı ziyaret etti. Barış nöbetindeki barış annelerinin alkış ve zılgıtlarıyla karşılanan Kürkçü, halkla sohbet etti.
Kürkçü, parlamentoya girmesi halinde, Kürt halkının özgürlüğü ekseninde, ezilen, inkâr edilen, tüm emekçi ve yoksul kesimlerin sesi ve gücü olacaklarını söyledi. Türk Solu’nun, Kürt Özgürlük Hareketi’nden çok şey öğrendiğinin altını da çizen Ertuğrul Kürkçü, “Bu ülkede barışı ve kardeşliği hâkim kılarak, dağlarda savaşan çocuklarımızın geri dönüşünü sağlayacak demokratik koşulları yaratmak istiyoruz. Başta Abdullah Öcalan olmak üzere, Kürtlerin ve Türklerin tüm siyasi tutsaklarının serbest bırakılması için gereken mücadeleyi sergileyeceğiz. Ezilen tüm kesimlerin sesi ve yüreği olacağız. Kürt Özgürlük Hareketi o kadar büyüdü ve gelişti ki, artık bunun önünde hiçbir güç duramaz” dedi.
Mersin Bağımsız Milletvekili Adayı ve aynı zamanda Demokratik Toplum Kongresi (DTK) üyesi olan Ertuğrul Kürkçü, BDP ve DTK’nın başlattığı sivil itaatsizlik eylemlerini de överek, “Sivil itaatsizlik eylemleri, özgürlük mücadelesinin önemli bir parçasıdır. Nitekim anadilde eğitim hakkı ve seçim barajının kaldırılması için yürütülen örgütlü mücadelenin ve özellikle de AKP Hükümeti’nin gönderdiği kadrolu ve kimi kontr-gerilla üyesi olan imamların arkasında durmamanız, sahte dinci AKP’nin de çok zoruna gitmiştir” diye konuştu.
KÜRT ÖZGÜRLÜK HAREKETİ FOLKLORİK BİR HAREKET DEĞİL
Kürkçü, barış çadırlarını ziyaretinin ardından, bağımsız milletvekilliği başvurusu için beraberindeki heyetle birlikte ilk olarak BDP Mersin İl Örgütü binasına geçerek, burada İl Başkanı Cihan Yılmaz, PM Üyesi Mehmet Duymaz ve Akdeniz Belediye Başkanı M. Fazıl Türk ve partililerin katıldığı bir basın toplantısı düzenledi. Basının yoğun ilgi gösterdiği toplantıda Ertuğrul Kürkçü, “Biz, Kürt Özgürlük Hareketi, folklorik bir hareket, sadece sazı ve sesiyle Türkiye’nin rengi gibi anlatılmaya çalışılan bir şey değildir. Hakiki bir damar, kurucu bir inisiyatif, kısacası Türkiye’yi kuran güçlerden biri olarak gördüğümüz ve yeni Türkiye’yi kurmak için Kürtlerle birlikte mücadele etmek istiyoruz” dedi.
Mevcut parlamentonun iktidarın sadece üçte birini elinde tuttuğunu, geri kalan üçte birinin de bürokrasi ile hükümet arasında paylaşıldığını vurguladı. “Mersin’den, Türkiye Cumhuriyeti Parlamentosu’na barış, özgürlük, emek ve demokrasi mücadelesi verenlerin sesini taşımak için omuz omuza çaba göstereceğiz” diyen Kürkçü, “Demek ki sadece parlamento kendi başına bir şey ifade etmeyebilir. Ama parlamentoya sokağın sesini taşımak çok şey ifade eder. Çünkü Mersin’deki Özgürlük ve Barış Çadırı’nın sesi, eğer Parlamentoda yankılanmazsa, Türkiye’nin her tarafından duyulmaz. Buradaki talep eğer Parlamentodan yankılanmazsa medya da onları duymaz. Demek ki bizim Türkiye halkıyla iletişim içinde olmak, onların düşünce ve kararlarını doğru etkilemek için Parlamentoda her zaman güçlü bir sese ihtiyacımız var” ifadelerini kullandı.
KÜRTLERİN DENEYİMLERİNDEN ÇOK ŞEY ÖĞRENDİK
DEP ve DTP milletvekilleri ile en son BDP’lilerin, başarılı bir parlamenter dönem geçirdiğinin de altını çizen Kürkçü, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye’nin gözünün, kulağının açılmasında çok esaslı katkıları oldu. Bundan ötürü sağlıklarından, hayatlarından, haklarından mahrum oldular. Ama sonunda bugün Türkiye’de Kürt halkının sözü, yoksulların sözü, emekçilerin sözü, ezilenlerin, dışlananların sözü ediliyorsa bu çabalara çok şey borçluyuz. Biz sosyalistler bu itirazı başından beri sahipleniyoruz. Kürt halkının mücadelesini Türkiye’nin kurtuluşunun stratejik bir damarı olarak görüyoruz. Biz Kürt hareketini folklorik bir hareket, sadece sazı ve sesi ile Türkiye’nin rengi gibi anlatılmaya çalışılan bir şey değil, hakiki bir damar, kurucu bir insiyatif, Türkiye’yi kuran güçlerden biri olarak gördüğümüz için yeni Türkiye’yi kurmak için de Kürtlerle birlikte mücadele etmek istiyoruz. Onların deneyimlerinden çok şey öğrendik. Bu hareketle beraber mücadele edeceğimiz için çok sevinçliyim.”
Ertuğrul Kürkçü, seçimlere neden bağımsız adaylarla girmek zorunda kaldıklarını da şu sözlerle açıkladı: “Yüzde 10 seçim barajı, inanılmaz bir antidemokratik engel olarak BDP’nin bütün potansiyellerini ortaya koymasını engellemektedir. Bu nedenle kişiler üzerinden seçime girmek zorunda kalıyoruz. Sokaktaki insanın, fabrikada çalışan emekçinin, evde şiddet gören kadının, aldatılan öğrencinin, her tür ve her şekilden emeğin kolektif sesi olmaya çalışacağım. Duyulacak ses, bu insanların sesi olacaktır. Mersin’de başarılı olmamamız için hiçbir neden de görmüyorum. Bundan önce yapılan çalışmalar meyve vermeye hazır ve biz bu meyveyi toplayacağız.”
Basın toplantısının ardından Ertuğrul Kürkçü, beraberinde BDP PM Üyesi Mehmet Duymaz, İl Başkanı Cihan Yılmaz, Akdeniz Belediye Başkanı M. Fazıl Türk ve partililerle birlikte, Mersin Adliyesi’ne giderek İl Seçim Kurulu’na bağımsız milletvekilliği adaylığı başvurusunu yaptı. Burada da kısa bir konuşma yapan Kürkçü, 60 gün sonra bu kez milletvekilliği mazbatasını almak için Mersin Adliye binasına geleceklerini ifade etti.
ANF NEWS AGENCY, 11.04.2011
http://www.firatnews.com/index.php?rupel=nuce&nuceID=43386
