Emek, Özgürlük ve Demokrasi Bloku, Kongre hareketine dönüşme kararı aldı. Öncelik ekim ayında toplanacak Kongre’de, sonrasındaki hedef parti oluşumu!
Emek, Özgürlük ve Demokrasi Bloğu Kongre hareketine dönüşme kararı aldı. Bir açıklama yaparak aldıkları kararı kamuoyuna duyuran Blok, kararın “Kongre yoluyla, baskı ve sömürüye dayalı mevcut iki kutuplu siyasal rejime karşı toplumsal ve politik bir seçenek yaratmak, parlamenter demokratik mücadeleleri ve halk hareketlerini bu toplumsal temele dayanarak büyütme”yi amaçladıklarını bildirdi.
Yapılan açıklamada, Kongre sürecinin öncelik taşıdığı, “parti oluşumunun Kongre kararlarını takip etmesinin öngörüldüğü” vurgulandı.
Kongre Hazırlık Grubu tarafından yapılan açıklamayla karar duyurulurken, “Türkiye’nin tüm renklerinin ve barıştan, özgür, eşit bir yaşamdan yana olan tüm demokrasi güçlerinin, Kongre’de bir araya gelmesi, Türkiye’yi iç savaşa sürüklemek isteyen politikalara karşı verilebilecek en anlamlı yanıt olacaktır” ifadelerine yer verildi.
Öncelik Kongre’de
Tüm Türkiye’den 20 bölge esasına göre seçilen 600 delegeden oluşacak Kongre için ekim ayının belirlendiğinin duyurulduğu açıklama şöyle:
Halklardan, ezilenlerden, yok sayılanlardan, emekten, özgürlükten, doğadan, eşitlikten, barıştan ve demokrasiden yana olanlar gerçek bir alternatif yaratmak için örgütleniyor.
BDP’nin desteklediği Emek, Demokrasi ve Özgürlük Bloku olarak, 12 Haziran genel seçimlerinde kazandığımız büyük başarıyı daha yaygın ve kalıcı bir niteliğe kavuşturmak için, seçim döneminde ortaya koyduğumuz hedeflere uygun olarak halk inisiyatifleri üzerinde yükselen güçlü bir demokratik halk seçeneği inşa etmek üzere harekete geçiyoruz.
TBMM’de 36 milletvekiliyle temsil edilen Emek, Özgürlük ve Demokrasi Bloku, şimdi yeni katılımlarla büyüyerek bir Kongre hareketine dönüşüyor.
Hedefimiz, emek, özgürlük, eşitlik, barış ve demokrasi güçlerinin toplumsal mücadelelerine siyasal bir bağlam kazandıracak bir Kongre yoluyla, baskı ve sömürüye dayalı mevcut iki kutuplu siyasal rejime karşı toplumsal ve politik bir seçenek yaratmak, parlamenter demokratik mücadeleleri ve halk hareketlerini bu toplumsal temele dayanarak büyütmek.
Emek, Özgürlük ve Demokrasi Bloku’nun bileşenleri olarak toplumsal, politik, ekonomik haklar; inançlar, kültürel kimlikler, toplumsal cinsiyet, cinsel kimlik ve yönelimlerin hakları için ve yeryüzünün ve doğanın yıkımını durdurmak amacıyla mücadele eden parti, hareket ve güçlerin sözcüleri ile ortak bir mücadele zemininde buluşuyoruz.
Kongre çalışmalarımız BDP-Blok milletvekilleri Gültan Kışanak, Levent Tüzel, Sebahat Tuncel, Sırrı Süreyya Önder ve Ertuğrul Kürkçü’nün yer aldığı bir koordinasyonun çağrısıyla başlatılmıştı.
İstanbul’da, 20 Ağustos 2011’de düzenlediğimiz toplantının ardından Emek, Özgürlük ve Demokrasi Bloku’nun bileşenleri olan siyasi parti ve grupların yanı sıra, sendika, emek ve meslek odaları temsilcileri, sosyalistler, demokratlar, devrimciler, yeşiller, anarşistler, feministler, savaş karşıtları; kadın hareketlerinin, LGBT örgütlerinin, çevre ve ekoloji mücadelelerinin, engellilerin, Alevi dernek ve oluşumlarının, Ermeni, Süryani, Çerkes, Gürcü, Laz ve Arap çevrelerinin temsilcileri ile kanaat önderleri, aydın ve akademisyenler olarak, yerellerden başlayarak örgütlenecek bir Kongre’nin toplanması için harekete geçmeye karar verdik.
20 Ağustos’ta yaptığımız toplantıda siyasal süreci de değerlendirdik. Ortadoğu’nun yeniden dizayn edilmek istendiği bu süreçte, Türkiye’de savaş politikalarının ön plana çıkartılmasının bir tesadüf olmadığı belirtilerek şu görüşler dile getirildi:
“Böylesi bir süreçte, Türkiye’nin tüm renklerinin ve barıştan, özgür, eşit bir yaşamdan yana olan tüm demokrasi güçlerinin, Kongre’de bir araya gelmesi, Türkiye’yi iç savaşa sürüklemek isteyen politikalara karşı verilebilecek en anlamlı yanıt olacaktır.
Bizler Türkiye’nin demokratik direniş güçleri olarak, AKP hükümetinin Kürt halkının demokratik taleplerini şiddet politikaları ile bastırmasına ve Türkiye’yi bir iç savaşa sürüklenmesine seyirci kalmayacağız. Gücümüz, emeğimiz, sözümüz her zaman savaşın karşısında, barışın yanında olacaktır.”
Kongre’nin politikalarını bir parti ile devam ettirmek girişimimizin hedefleri arasında bulunuyor. Ancak önceliğin Kongre’de olması, Parti oluşumunun Kongre kararlarını takip etmesini öngörüyoruz.
Türkiye’nin her yerinden, 20 bölge esasına göre seçilecek 600 delegeden oluşmasını planladığımız Kongre’yi Ekim ayında toplamayı amaçlıyoruz.
Hazırlık Kurulumuz, Kongre delegasyonlarının oluşturulması amacıyla illerde ve bölgelerde çalışmak üzere bayram sonrası yola çıkıyor.
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.